Sonra büyüdüm... Acıbadem' taşındım, Haydarpaşa'yı kazandım... Bütün ilk gençliği, ergenliğim,büyüklüğüm ve hala hayatım Kadıköy'de geçti, geçiyor.. İlk kendi ayaklarımın üzerinde durabildiğim yer Kadıköy.. Hala sokaklarında gezerken tat aldığım yer Kadıköy.. Anılarımı biriktirdiğim yer Kadıköy.. Üniversite, sevgilim, arkadaşlarım.. Hepsi.. Kadıköy..
Kadıköy bu kadar çok anlam içeriyorsa size, bir film tavsiye edeceğim.. "Kaybedenler Klübü"..
Eskiden bir radyo programı yapıyormuş 2 arkadaş, biri 6:45 yayınlarının sahibi, diğerinin de şu anda müzik dükkanı var.. Keyfe keder sundukları programı ister donla oturarak yapıyorlarmış, ister içki içerek, dinleyiciye istedikleri gibi hitap ederek... Aslında filmden önce, bir yazı okudum, olduğu gibi radyo onunla, bununla yatan kadınların bulunduğu bir yermiş gibi ifade edilmiş gibi bir yazıydı, gerçekte bir radyo programı ne gibi bir filme konu olabilir ki diye düşündüm.. İyi ki gitmişim dedim sonra... Kadıköy'e ait ne varsa yüzümü gülümsetti, karakterlerin doğal olarak doğal oluşu yüzümü gülümsetti, Ahu Türkpençe yüzümü gülümsetti..
Bir radyo programının birileri için ne anlama gelebileceğini görmek yüzümü gülümsetti.. Sonra gelip diyalogların kelimesi kelimesine ekşi sözlükte olması biraz yüreğimi burkmadı değil;ama olsun .. Eleştirileri eliyorum bu seferlik.. Kadıköy'e gönül borcum bu..
Film tanıtımı biraz geç oldu;ama pek yazasım yoktu.. Birikenler yavaş yavaş gelecek..
Ayın 15nde Taksim'de olmayı planlıyorum..
Biliyorum, çoğunuzda orada olacaksınız..
Olmalıyız..
Sevgiler,
J.