12 Kasım 2009 Perşembe

Sinir küpü JuVe



Dün son vizelerim vardı, farkındasınızdır son 2 haftadır çok bir şey yazamadım zaten.. Nefret ederek gidip geldiğim okulun çok işe yarar güzide derslerinin sınavlarını vermek için çabalıyorum..
Şimdi şöyle ki, bazı insanlar -ki bu bizim ülkemizde akademisyenlerin maalesef bir çoğunda-  ezilerek,ister istemez üstlerine yalakalık yaparak bir yere geliyorlar, çalışmanız,düşünceleriniz çok önemli olmuyor,önemli çalışmalar yapanlar zaten bir şekilde iyi yerlere geliyor ve genelde yurt dışına gidiyorlar.Ne yazık ki burada kalanlar,bir şeyler yapanlar ya da yaptığını zannedenler,bu ezikliklerini ,aynı onlara yapıldığı gibi bağırıp çağırabilecekleri alt kademede olanlardan ve öğrencilerden çıkartıyorlar..
Ne mi oldu .. Şöyle oldu, dün 2 sınavımız vardı,son sınavlarımız olduğu için herkeste gerginlik had safhadaydı, bu sınavlardan biri -öğretmen olabilmek için ekstra aldığımız ,kendi bölüm derslerimizin yanında hobi sayılabilecek,çıtır çerez ders- tee 17.30 daydı.. Saatler 17.10 u gösterdiğinde indik aşağıya koridora,böylelikle sınava nerde girebileceğimizi öğrenelim,gidelim yerleşelim diye.. Baktık 2 üst katta bir sınıfa yerleştirilmişiz.. Bir koca sınıf insan oturuyoruz,saat 17.30 olmasına rağmen kimse gelip gitmedi,17.35 oldu gelen giden yok, 17.40 olunca bizde bi "nooluyo len ,gece unuttular mı bizi burda" diye bir düşünce aldı,aşağıya inip baktık,ne görelim yerini değiştirmişler sınavın..
Paldır küldür aşağı indik.. Sınıfa da alınmıyoruz,sonra içeri girdik..Sınıf dediğim laboratuvarda sınava gireceğim;fakat gel gör ki yer yok! Bildiğin yer yok.. Laboratuvar masalarında karşılıklı oturmak yasaktır; fakat yer olmayınca karşılıklı oturduk "oraya oturuuulluur muaaaaaa!! saçmalamayıııaaan" diye bağıran bir hoocayla karşılaştık, ki girdiğimizden beri sessiz olun burda sınav var deniliyor, sanki biz dans etmeye geldik,aynı sınava girmeyeceğiz, 40 soru 45 dk olan sınavdan zaten 10 dakika gitmişken,hala yerleşememişken,bizi daha aralıklı oturabileceğimiz lab.masalarından, 3 cm aralıklarla güvercinlerin telefon direğine dizilmesi gibi ,pencere önüne dizerken,"yer yok,o yüzden oturduk,zaten geç kaldık" derken "baksaydınızz aşağıyaaa"diye cevap alırken,"çünkü koca bir sınıf insana vahiy indi yukarda salak gibi bekliyoruz"diye cevap verememenin sıkıntısı da ekleniyor .. "bakıcaktınızzz,konuşmaayyın" hayır öyle bir bağırılıyoruz ki, suçluymuşuz,her an kopya çekmeye meyilliyiz gibi.. Yakın bir arkadaşımla oturuyoruz,hala bağırması devam eden hocaya "artık biraz sessiz olur musunuz hocam, zaten geç kaldık,okumaya çalışıyoruz " demesi üzerine, kavga etmek için 10 dakika tepesinde dikildi;ama arkadaşım farketmedi.. Bitti mi sanıyorsunuz? bitmedi..
Çıkarken, 3-5 kişi kalmışken ve biz de bir şey söylemiyorken, önümdeki arkadaşlardan birine " sana 50 kere söylemedim miiia ben çakma sarışııııın,konuşma diye kaç kere uyarcaaam seni" diye bağıran insanlar.Evet ..
bunlar üniversitede öğretim görevlisi, bizim  sınavına girdiğimiz ders ne kadar ironiktir ki "eğitim bilimlerine giriş"ti ve eğitim felsefeleriyle filan alakalıydı..

Öyle aklınız çalışıyor ki, o kadar üstün insanlarsınız ki, 5 öğretmen öss'ye giriyormuşuz ki gibi bir derslikte gözetmenlik yaparken yukarıda ki 1 sınıf sınav olacak insana "çocuklar sınav aşağıya alındı" demek için yukarı çıkmayı düşenemiyorsunuz..
Ve nerde eğitim verdiğinizin farkında değilsiniz, üniversiteye gelmiş,koca koca insanlara kedime,köpeğime bağırmayacağım gibi bağırmayı marifet sanıyorsunuz..
Bu cinsler ne yazık ki her yerde var ve yapabilecek pek bir şey yok, olan sadece o an cevabını veremediğiniz için içinize oturan bir taş..

J.

Resim kaynak

13 yorum:

nilo dedi ki...

Geçmiş olsun Juve. Sana tavsiyem, olmamış gibi yaşamaya devam et cünkü onlara laf söylenmeyeceğini sende bende çok iyi biliyoruz:(

beetlejuice dedi ki...

Juvecim, bu sene istemememe rağmen bana da bir lab dersinde asistanlık verildi. Ders öncesi diğer asistanlarla gayet iyi sohbet edip, kakara kikiri yapıyoruz. Ders başladığı an bir transformers durumu yaşanıyor. Benimle gülüp eğlenenler bir anda cadı, bağırıp çağıran, öğrencilere lakap takan insanlara dönüşüyorlar. Yahu biz de öğrenci olduk ki hala öğrenciyiz, nedir bu otorite, ego savaşı. 18'inde birine bağırınca ne kazanıyorsun ki sen?
Şu ana kadar tüm derslerde elimden geldiğince herkese yardımcı oldum, iyi davrandım. Kazancım ders bittiğinde yanıma gelip "Bugün için teşekkür ederim. İyi akşamlar hocam" denmesi oldu. Bu bile yeter bence:)

JuVeNiL dedi ki...

*nilo, ruh hastalarıyla uğraşmaktan bıktım,usandım..insanın içindeki idealist yerleri öldürüyorlar...
*çillim,her çalışma alanında var böyle insanlar, bir senin benim gibi yardımcı olmaya çalışanlar var, bir de ego tatminini içindeki kendine güven eksikliğini tamamen dışa vurarak yaşamaya çalışanlar..

geveze baykuş dedi ki...

sakin ol, geçmiş gitmiş. okurken ben bile diken diken oldum, kendi öğrencilik günlerim geldi aklıma. bi asistan kağıtları dağıttıktan sonra kürdüye çıkıp seslenmiş, herkesin ona bakmasını istemişti. sonra tüm sınıfa malum kol hareketini yaparak "hadi arkadaşlar, kolay girsin!" dedi ve gülerek indi.
babam hep "bu memlekette eline sopa alırsan bi daha bırakamazsın" der. o kadar çoklar ki... senin de zamanın gelecek, acısını bir şekilde çıkarırsın :)

JuVeNiL dedi ki...

geveze baykuş,anlattığına inanamıyorum,diyecek söz bulamıyorum;ama babanın dediği çok doğru, bu ülkede eline sopanı alırsan bırakamazsın.. Dediğin gibi de sıramı bekleyip,"hehe benim de günüm gelecek,mahvedeceğim hepinizi " duygusunu beslemiyorum içimde..

Ümit Meto dedi ki...

Keşke içinde kalmasaydı ben de arkandan destek olurdum emin ol. Saçma sapan saatlerde, saçma sapan yerlerde, saçma sapan planlamalarla, saçma sapan insanlar(!) aracılığıyla yapılan sınavdan bu kadar bahsetmeye değmez;) Eğitim bilimine giriş(!)Anlayana;)

JuVeNiL dedi ki...

meto,az kaldı.. bitiyor işkence..

Habo dedi ki...

Sevgili Juve,
yapabileceğiniz çok çok güzel şeyler varken içinde kalmış olmasına çok üzüldüm.
1. Sınava girmeyip şikayet dilekçesi verecektiniz.
2. Sınav salonunun fotoğrafını çekip dilekçenize ekleyecektiniz.
3. Öğretim üyesinin(!) tavrını dilekçenize yazacaktınız.
ve bunu direk kendisine söyleyip salonu terk edecektiniz.
bak görecektin süreç nasıl farklılaşacaktı. İnsan olmak ve İNSAN' lığa sahip çıkmak tepki ile olur. Bence siz gerekli tepkiyi KORKUNUZDAN vermemişsiniz. Çünkü HAKLARINIZI bilmiyorsunuz. :) üzgünüm. SUÇ(!) sizde....

JuVeNiL dedi ki...

Habib abi:) dediğin çok doğru,en çok kızdığım "kendimim" zaten,ne yapacağımı bilemediğim için,ne yol izlemem gerektiğini bilemediğim için bir şey yapamadan kaldım, tam manasıyla "içimde kaldı"... Şimdi öğrendiğim geç de olsa "iyi" oldu..
bu yazıyı yayınladıktan sonra aklıma geldin,dedim inşallah cevap yazar..Yazmışsın, çok da güzel olmuş:) Eline sağlık..

İLug@ dedi ki...

juve cim yazıyı okurken o günü tkrardan yaşamış gibi oldum yeniden sinirlendim..aslında bi gün ortam yaratıp bu durumdan duyulan rahatsızlığı birilerine bi şekilde iletmek lazım..

İLug@ dedi ki...

juve cim yazıyı okurken o günü tkrardan yaşamış gibi oldum yeniden sinirlendim..aslında bi gün ortam yaratıp bu durumdan duyulan rahatsızlığı birilerine bi şekilde iletmek lazım..

CherrybLossomgirL dedi ki...

ne yazık ki türk eğitim sisteminden herkes bu açıdan payını alıyor.
farkındalığı yakalayamamış benliklerin eğitmen sıfatı ile eğitimi baltalamaları çok acı

Stil Direktoru dedi ki...

Juvecim, kolay gelsin mi desem, sabır mı geçmiş olsun mu bilemedim :( Işığın daim olsun diyorum sana

Related Posts with Thumbnails